BPH (Benign prostat hiperplazisi)

BPH (Benign prostat hiperplazisi)

BPH yaşlanmakta olan erkeklerde çok sık olarak görülen hastalıklardandır. 60 yaşından sonra erkeklerin % 70’indenfazlasında işeme ile ilgili semptomlar çıkar. İşeme ile ortaya çıkan semptomlar nedeniyle hayatın günlük akışı içinde sorunlar meydana gelmeye başlar, kişinin işini yapmada sık idrar çıkma nedeniyle süreklilik de kısıtlamalar, gece sık idrara çıkma nedeniyle uykusuzluk ve buna bağlı gün içinde halsizlik, yorgunluk oluşması, ilerlemiş vakalarda idrar kaçırma gibi semptomlar nedeniyle yaşam kalitesinde bozulmalar görülmeye başlar.

Prostat yaklaşık 30’lu yaşların ortasından itibaren büyümeye başlar, 4o’lı yaşlarda ultrasonografi gibi tetkikler sonucu tesadüfen varlığı tespit edilebilir, 50’li yaşlarda işeme ile ilgili semptomlar ortaya çıkmaya başlar ve 60’lı yaşlarda tedavi gerektirirler.

Prostat hastalığı ile ilgili bulgular nelerdir; sık sık idrara çıkma, gece sık idrara kalkma (en az 2-3 kez), idrar yapma basıncında azalma ve idrarın ayaklarının yakınına düşmesi, idrarda yanma, kesik kesik idrar yapma, idrar bittikten sonra uzayan damlamalar ve ilerlemiş vakalarda idrar kaçırma, idrarda kanama görülebilir. Bu bulguların birkaçının olması bile hekime BPH tanısını düşündürecektir ve muayene ve ileri tetkik yapılması kaçınılmaz olacaktır.

Muayene’de parmakla yapılan rektal muayene , prostata yönelik ultrasonografi, PSA ve böbrek fonksiyon testleri gibi kan tahlilleri uygulanması gereken işlemlerdir. Bu işlemler sonucunda hastanın tanısı gerçekleşir ve tedavi aşamasına geçilir. Tedavi sadece aralıklı olarak izlem, ilaç ile (medikal) tedavi ya da cerrahi olarak planlanır ve yapılır.

Tedavi, hastanın yakınmaları az ise ve ultrasonografide mesane (idrar torbası) değişiklikleri (mesane duvar kalınlığı ve iç cidar düzensizlikleri oluşmamış ise hasta düzenli aralıklarla kontrol yapılarak izlenebilir. İlaçla tedavi orta derecede semptomları olan ve cerrahi gerektirmeyecek düzeydeki hastalarda uygulanabilir. Hasta rahat ettiği sürece ve semptomlarda ilaca rağmen artma olmaz ise hekim tarafından uygun görülecek ilaç / ilaçlarla ömür boyu kullanarak rahat edebilir. hastaların rahat idrar yapabilmelerini sağlayan ilaçlar yanında uzun süre kullanım ile prostatta  büyümeyi durduran ve hatta bir miktar küçülme sağlayabilen ilaçlarda mevcuttur. Hasta daha az sıklıkla idrara çıkar, gece daha az idrar kalkar ve işemeler arası süreler de uzayacağı ve diğer semptomlarda da iyileşme olacağı için yaşam kalitesinde de bir miktar iyileşme sağlanmış olur.

Cerrahi tedaviler olarak, açık cerrahi en eski yöntemdir ve günümüzde çok az gerek duyulmaktadır. Kapalı prostat ameliyatı (TUR) anestezi altında penisten özel aletlerle girilip içeriden kazıyarak yapılır ve en yaygın uygulanan yöntemdir ve deneyimli hekimlerce yapıldığında başarılı bir uygulamadır. lazer kullanılarak yapılan ameliyatlar etkili ve iyileşme süreleri daha kısa başarılı yöntemlerdir. Hasta ve hekim iletişimi, hekimin deneyimlerini de dikkate alaraktan cerrahi yöntemin belirlenmesinde etkin olacaktır.